Otomotiv boyahaneleri, üreticiler ve satış sonrası onarım sektörü için renk tercihleri yalnızca estetik değil; stok yönetimi, renk tutarlılığı ve onarım süreçleri açısından da kritik bir gösterge. Axalta tarafından yayımlanan 2025 Global Automotive Color Popularity Report, bu açıdan sektöre önemli veriler sunuyor.
Rapora göre küresel ölçekte beyaz, siyah ve gri hâlâ en çok tercih edilen renkler olmayı sürdürüyor. Bu tablo, otomotiv üretiminde ve hasar onarımında nötr renklerin hâkimiyetinin devam ettiğini gösteriyor.
Küresel Dağılım: Nötr Renkler Gücünü Koruyor
Beyaz: %29
Siyah: %23
Gri: %22
Bu üçlü, toplam araç üretiminin büyük bölümünü oluşturuyor. Özellikle gri tonlarının son yıllarda farklı alt varyasyonlarla (açık gri, antrasit, metalik gri) daha fazla öne çıktığı görülüyor.
Mavi ve Kromatik Tonlarda Artış
Raporda dikkat çeken başlıklardan biri de mavi tonlarının yükselişi. Özellikle metalik ve derin pigmentli maviler, üreticiler tarafından daha fazla tercih edilmeye başlanmış durumda. Bu durum, boya formüllerinde pigment hassasiyeti ve ton yakalama süreçlerini daha önemli hâle getiriyor.
Bölgesel Farklılıklar Boyahaneler İçin Ne Anlama Geliyor?
Avrupa: Gri tonları belirgin şekilde öne çıkıyor.
Kuzey Amerika: Beyaz liderliğini korurken mavi ve kırmızı sınırlı da olsa yükselişte.
Asya: Siyah güçlü konumda; sarı ve yeşil gibi renklerde bölgesel artışlar mevcut.
Bu farklılıklar, özellikle çok markalı servisler ve renk bankası yönetimi açısından bölgeye özel hazırlık yapılması gerektiğini gösteriyor.
Satış Sonrası Onarım Açısından Değerlendirme
Axalta raporu, otomotiv boya onarım sektöründe şu başlıkları öne çıkarıyor:
Nötr renklerde ton farkı riskinin hâlâ en büyük sorun olduğu
Gri ve beyaz tonlarında ışık, açı ve yüzey etkisinin daha belirleyici hâle geldiği
Kromatik renklerde ise doğru pigment ve ölçüm ekipmanı ihtiyacının arttığı
Bu da spektrofotometre kullanımı, renk bankası güncelliği ve uygulayıcı tecrübesinin önemini bir kez daha ortaya koyuyor.
2025 verileri, otomotivde “renk devrimi”nden ziyade renk mühendisliğinin derinleştiğini gösteriyor. Renkler değişmiyor olabilir; ancak aynı renkleri tutturmak her geçen yıl daha teknik ve daha hassas bir süreç hâline geliyor.

