Milli Eğitim Bakanlığı tarafından pilot olarak başlatılan “Dijital İkiz Dönüşüm” uygulaması, mesleki ve teknik Anadolu liselerinde verilen otomotiv eğitimini yeniden şekillendirmeye başladı. Uygulama, özellikle otomotiv teknolojisi, kaporta, boya ve motor alanlarında klasik eğitim yöntemlerinin sınırlarını aşmayı hedefliyor.
Araştırmalar ve pilot okul uygulamaları, bu dönüşümün yalnızca eğitim tarafını değil; servisler, yetkili bayiler ve otomotiv yan sanayisinin insan kaynağı ihtiyacını da doğrudan etkileyeceğini gösteriyor.
Dijital İkiz Nedir ve Eğitime Nasıl Uygulanıyor?
Dijital ikiz; fiziksel bir sistemin, makinenin veya sürecin gerçek zamanlı verilerle çalışan sanal kopyası olarak tanımlanıyor. Eğitimde ise bu teknoloji:
- Motor, şanzıman ve aktarma organları
- Elektrik–elektronik sistemler
- Kaporta onarım ekipmanları
- Boyahane prosesleri
gibi alanlarda öğrencinin fiziksel müdahalesi olmadan uygulamalı öğrenme imkânı sunuyor.
Pilot uygulamalarda, öğrencilerin arıza senaryolarını sanal ortamda deneyimlediği, yanlış müdahalenin sonuçlarını gözlemlediği ve doğru yöntemi veri üzerinden öğrendiği görülüyor.
Otomotiv Meslek Liselerinde Tespit Edilen Temel Sorunlar
Araştırma kapsamında öne çıkan temel problemler şu başlıklarda toplanıyor:
- Gerçek araç ve ekipmanlarda eğitim yapmanın yüksek maliyeti
- Hatalı uygulamaların telafisinin zor olması
- Öğrenci sayısına kıyasla sınırlı atölye ekipmanı
- Yeni nesil araç teknolojilerinin okullara geç ulaşması
Dijital ikiz altyapısı, bu sorunlara alternatif bir öğrenme modeli sunarak fiziksel sınırları büyük ölçüde ortadan kaldırıyor.
Kaporta ve Boya Eğitimine Etkisi
Kaporta ve boya alanı, dijital ikiz dönüşümünün en dikkat çekici uygulama alanlarından biri olarak öne çıkıyor.
Pilot uygulamalarda:
- Boya katmanları
- Uygulama sırası
- Kuruma süreleri
- Hata ve ton farkı senaryoları
sanal ortamda modelleniyor. Bu sayede öğrenci, boya hatasının nedenini yalnızca ezberleyerek değil, süreci görerek öğreniyor.
Uzmanlara göre bu durum, mezunların sahaya çıktıklarında karşılaştıkları uygulama sorunlarını daha hızlı çözebilme potansiyelini artırıyor.
Servisler ve Yetkili Bayiler Açısından Beklenen Etkiler
Araştırma bulguları, dijital ikiz temelli eğitimden geçen mezunların:
- Arıza–sonuç ilişkisini daha iyi kavradığını
- Dijital teşhis sistemlerine daha hızlı adapte olduğunu
- Elektrikli ve hibrit araç altyapılarına daha yatkın olduğunu ortaya koyuyor.
Bu durum, servisler açısından:
- Oryantasyon süresinin kısalması
- Hatalı müdahale riskinin azalması
- Eğitim maliyetlerinin düşmesi gibi dolaylı kazanımlar anlamına geliyor.
MEB’in orta vadeli hedefleri arasında, dijital ikiz altyapısının:
- Organize sanayi bölgeleriyle ilişkili okullara
- Sektörle protokolü bulunan meslek liselerine yaygınlaştırılması yer alıyor.
Bu yaklaşım, otomotiv sektöründe uzun süredir dile getirilen “nitelikli ara eleman açığı” sorununa eğitim temelli bir çözüm olarak değerlendiriliyor.
Sektöre Hazır Mezun Modeli
Araştırma sonuçları, dijital ikiz dönüşümünün otomotiv meslek liselerini:
- Uygulamaya uzak eğitim kurumları olmaktan çıkarıp
- Sektörün ihtiyaçlarına daha yakın bir yapıya taşıdığını gösteriyor.
Özellikle kaporta, boya ve mekanik alanlarında bu model, mezunların sahaya daha bilinçli ve daha az riskle adım atmasını sağlayabilecek bir potansiyel taşıyor.
Dijital ikiz dönüşümü henüz erken aşamada olsa da, otomotiv sektörünün artan teknoloji yükü düşünüldüğünde bu modelin eğitim–servis–üretim hattı arasında daha güçlü bir bağ kurması bekleniyor. Uygulamanın yaygınlığı ve sürekliliği, önümüzdeki yıllarda sektör üzerindeki gerçek etkisini daha net ortaya koyacak.

