Türkiye otomotiv bakım ve onarım sektörünün çatı kuruluşlarından biri olan TOBFED (Türkiye Otomotiv Bakım Dernekleri Federasyonu), son yıllarda özellikle özel servislerin sürdürülebilirliği, sigorta baskısı ve nitelikli iş gücü eksikliği konularında daha görünür bir pozisyon alıyor.
Kaporta ve boya atölyeleri açısından bakıldığında, TOBFED’in gündeme taşıdığı başlıkların büyük bölümü sahada zaten uzun süredir yaşanan sorunların bir yansıması.
Sigorta–Servis Dengesi: En Kırılgan Alan
TOBFED’in en çok temas ettiği konuların başında, sigorta şirketleriyle otomotiv servislerinin arasındaki dengesiz yapı geliyor.
Fiyat baskısı, operasyon süreleri ve parça–işçilik ayrımı; özellikle kaporta-boya işlerinde kaliteyi doğrudan etkileyen unsurlar haline gelmiş durumda.
Sahada mesaj net:
Baskı arttıkça kalite düşüyor, kalite düştükçe sektör itibarı zarar görüyor.
Mesleki Yeterlilik ve Usta Açığı
Federasyonun altını çizdiği bir diğer kritik başlık ise kalifiye personel eksikliği.
Kaporta ve boya tarafında yetişmiş usta bulmak artık sadece bir işletme sorunu değil, sektörel bir kriz.
Meslek liseleri, ustalık belgeleri ve uygulamalı eğitim konusu masada; ancak sektör beklentisi, bu sürecin kâğıt üzerinde değil atölye gerçekliğine uygun şekilde ilerlemesi.
Standart Var mı, Uygulama Nerede?
TOBFED, sektörde standartların yükseltilmesini savunuyor.
Ancak kaporta-boya tarafında asıl soru şu:
Standart kimin için, nasıl ve hangi koşullarda?
Boya malzemesi, renk tutturma süresi, ortam şartları ve ekipman yatırımı göz önüne alındığında; tek taraflı standart dayatmaların sahada karşılık bulması zor görünüyor.
Sektör Ne Bekliyor?
Kaporta ve boya atölyelerinin beklentisi çok karmaşık değil:
- Gerçekçi fiyat politikaları
- Kaliteyi cezalandırmayan sistemler
- Eğitimi belgeye değil ustalığa dayandıran modeller
- Sahayı bilen, sahadan konuşan temsil yapıları
TOBFED’in bu noktada rolü kritik. Çünkü masa başında alınan her karar, doğrudan atölyenin içini etkiliyor.
TOBFED’in söylemleri önemli.
Ancak sektör için asıl belirleyici olan, bu söylemlerin sahaya nasıl yansıdığı.
Sektör artık şunu net söylüyor:
“Bizi anlatan değil, bizi anlayan bir yapı istiyoruz.

